28 Şubat 2009 Cumartesi

Yine Cimbom'a Geldik

Yeni beste.. Bordo ilk maçında Eloy'da söylendi o kadar ama bulamamıştım ondan sonra. Bugün uA forumda dolanırken rastladım. Peşindeyiz blogda eloy'dan sonra koyulmuş ama açılmayınca farkedememiştim ben :))) Yakında playlist şeklinde koyucam yapabilirsem..

Sanma ki dönerim artık geriye
Bu sana aşkımdan en son hediye
Beni hatırlayıp ağlarsın diye
Kapına kırmızı bir gül bıraktım

Ellerde cigara seni izledik
Kırmızı gülleri kapına serdik
Tutmadın sevgilim ellerimizden
Koştuk biz yine Cimboma geldik


Konya Sorunsalı




Nasıl bi şanssa bizimkisi yazın bitiminde Sami Yen'de, kışın ortasında Konya'da oynuyoruz bikaç senedir.. Saha demeye bin şahit lazım.. Türkiye Ligi hala böyle tarlalarda oynanıyo işte.. Umarım yine bir Uğur vakası yaşamayız, yoğun bir UEFA temposuna girmeden.. Hayır teknik kapasitenin de hiçbir faydasının olmadığı bir zemin.. Ah ulan TFF...

27 Şubat 2009 Cuma

Reklam Dediğin! #3


TRowe Price Ink from mate on Vimeo.

OMG!!!! diyorum başka bişey demiyorum.. Animasyonun ..... yani..
Affınıza sığınarak bi edit yapmak istiyorum. Aynı şirketin 1 reklamını daha buldum. Filmleri Pyhop adlı bir reklam şirketi yapıyormuş ve açıkçası harikulade iş çıkartıyolar..



Reklam Dediğin! #2
Reklam Dediğin!

Habercilik!.. 3


İngiltere Ligi'nde sondan ikinci sırada yer alan ve sekiz saattir gol atamayan Middlesbrough'da taraftara "Maçlarda gol dışında bağırmayın" uyarısı geldi..

Premier Lig'de 14 maçtır kazanamayan ve sondan ikinci sıraya kadar düşen Tuncay'lı Middlesbrough'da taraftarlar kulübün maçlarda daha sessiz olmaları gerektiği yönündeki uyarısıyla şok oldu. Sekiz saattir (480 dakika) gol atamayan kırmızı-beyazlılarda güvenlik sorumlusu Sue Watson yaptığı yazılı açıklamada, "Maçta haddinden fazla gürültü yapıldığı konusunda kendi taraftarlarımızdan her geçen gün artan şikayetler alıyorum. Lütfen buna bir son verin ve sadece gollerde bağırın. Sürekli gürültü yapmanız Middlesbrough'nun bazı taraftarlarını adeta deli ediyor" dedi.

FACEBOOK'TA KAMPANYA
Watson'ın açıklaması yazılı olarak geçtiğimiz Cumartesi günü 0-0 biten Wigan maçı öncesi taraftara dağıtıldı. Çılgına dönen taraftarlardan Andrew Leigh, "Bari bize ne zaman bağırıp ne zaman susacağımızı da anlatacak bir kart dağıtsınlar. Eski stadımız Ayresome Park'ta tezahürat yaptığımızda şehir merkezinden duyulurdu. Bunu Riverside Stadı'nda da yapmalıyız" şeklinde konuştu. Watson'a büyük tepki gösteren Middlesbrough taraftarları, Facebook'ta "İstifa et" kampanyası başlattı.

Kaynak:Sabah


Gün geçmiyor ki basınımızda saçma bir olay yaşanmasın.. İlla bir kolpalık yapacaklar.. İngilizce İntermediate(orta seviye) bir bildiriyi bile yanlış Türkçe'ye çeviren bir gazeteye güvenir miyimki ben?..

Yukarıda ki çeviride; bi kısım taraftarın gürültüden şikayetçi olduğunu ve bu yüzden taraftarın maç sırasında sadece gol olduğunda bağırmalarının istendiğini yazmış Sabah Gazetesi çalışanı. Ancak bildiride; destekten ve tezahüratlardan memnun olunduğu söylenmiş ve eklenmiş lütfen maçı oturarak izleyiniz.. Nasıl ama basınımız =)

Topun Çizgiyi Geçtiği An


Bizde kendimizden geçiyorduk...

UEFA Kulüp Sıralaması


Bu sene için "şuanlık" 14.yüz. Genelde 62.liğe çıktık. Ancak bu listeyi koymamda ki amaç Metalist'in bulunduğu nokta. Şuan için tek amacım bu olabilir zaten, sene sonunda 1.sırada olduğumuzu göstermek için koyarım umarım.. Neyse, Metalist ManU'nun bi altında 10.sırada yer almış. Tamam adamlar kazanıyo, haklı bir yerdeler. Hepsine tamam. Benim amacım Metalist'ten 4 tane yemiş Beşiktaş'ın bazı taraftarlarının bu takıma tek gol atan biziz diye her muhabbetin sonuna parantez açmaları... Çok komik geliyor insana.. Çok başarılısınız evet, tebrikler...

Gözyaşlarıyla Karışık Yağmur! 4-3!


Seviyorum, deliriyorum böyle maçlara, böyle Galatasaray'a.. Uzun zamandır dökmemiştik sevinç gözyaşlarını.. Mükemmeldi mükemmel..

3'lüye hazırlanırken, Bordolular'ın sevincini farketmek, Arda'nın vurduğu topun Bordolu oyuncunun bacak arasından süzüle süzüle geçmesi, Kewell'ın ancak 90'dan girerken görebildiğim füzesi, Lincoln'ün muhteşem pasına Arda'nın klas dokunuşu, ardından gelen saçmasapan 2 gol, klasik Meira hataları...

Ne olduğunu şaşırmıştık bir anda.. Yıkılmıştım resmen ancak inancım yerindeydi.. O dakikadan sonra sustum sadece, yalvarıyordum içimden yukardakine birçoklarının yaptığı gibi.. Ceza sahası içinde topu dövüyorduk ama bir türlü gelmiyordu son vuruş..

Ve o an.. Defanstan dönen topa, Sabri "isabetli" füzesiyle karşılık veriyor ve bizi kendimizden geçiriyor.. Tek hatırladığım Allah'ım Allah'ım diye bağırdığım sırada, bir arkadaşla anlık göz göze gelmemiz ve deli gibi sarıldığımız andı birbirimize..

Müthiş bir oyun oynadık, 2 kez büyük duygusal çöküntünün ardından 2 kez müthiş geri dönüş yaşamak her takımın harcı değildi.. Skibbe'nin eksiği olan gaz olayını Bülent Korkmaz'la kapattık. Şimdilik taktik anlayışta da bi değişiklik yok ki bu kadar kısa zamanda olmaz da zaten.. Bu takım Avrupa'da yenilmez artık kolay kolay.. Geliyoruz..

Teşekkürler Aslanlar..

26 Şubat 2009 Perşembe

Cimbombomum Bordoya da Kooy! 5


HELL'e Bi Gel Bordo!!

Maça 18-19 saatlik bir süre kalmış bulunmakta.. Sabırsızlıktan ölüyorum.. Saraçoğlu yolunda ilk engelimizi aşmamıza kısa bir süre kalmışken, maçtan önceki son Cimbombomum Bordoya da Kooy! postunu atmaktayım.. Haydi aslanlar, haydi yiğitler alırsınız bu maçı siz, yaparsınız inanıyoruz!.. Biz tribünde, milyonlar ekran başında sizin için dua edecek.. Sizi destekleyeceğiz.. En azından benim kadar isteyin turu, kupayı; o zaman gelirsiniz her zorluğun üstesinden.. Bizim için Bordo'ya da koyun!..

Bana göre oynaması gereken "kırmızı" 11'imiz şu şekilde:
De Sanctis, Meira, Emre Aşık, Hakan Balta, Sabri, Ayhan, Mehmet Topal, Lincoln, Arda, Baros, Kewell..

Ne kadar kızsakta sizlere, ne kadar sinirlensekte hepiniz çok değerlisiniz..

Bu sene de şampiyonluklar,
Göreceğiz Galatasaray!
UEFA'yı Saraçoğlu'nda,
Alacağız Galatasaray!
İn-şal-lah!

Ali Sami Yen Hell
20.30
Alpaslan Dikmen Tribünü

25 Şubat 2009 Çarşamba

Liverpool's Spanish Fox

Sabri Ugan, Adriano'nun Milan'a elle attığı gole nasıl içerlemişse artık yeteneğim olsa kendisi için süper bi karikatür çizerdim. Ben düşündüğümü yazayım, isteyen çizip bana ulaştırsın. Olay şöyle gelişiyo:
Yolda elinde futbol topuyla geçen bir çocuğu gören Sabri kendi kendine mırıldanır:
"Allah belanı versin Rosetti! O golü nasıl verirsin, aklımdan atamıyorum. Çıldıriciiim!" :D

Maç boyunca her elle temas gerçekleşen pozisyonun ardından, "tekrar hatırlayın, Adriano'nun eliyle Milan'a golünü veren hakem Rosetti idi" diyerek beni delirtti kendileri. Sonra böyle abuk sabuk fikirler çıkıyor..

Birinci ve ikinci devrelerinin ilk 5er dakikalarını kaçırdığım güzel bir maç oynandı bu gece, Barnebau'da.. Dolu dolu gol pozisyonları göremesekte, mücadelenin üst düzey olduğu bir maçtı. Mücadeleyi arttıran ve keyiflerndiren olay, her iki takımında "aşırı derecede" fazla top kaybı yapmasıydı.

Benitez'in maça çıkarken ki tek amacı gol yememekti. Tilki gibi rakibini kandırmaca oynadı 90 dakika ve peyniri karganın ağzından kaptı.. Aslında böyle takımları görünce aklıma hep 2004'te Avrupa Şampiyon'u olan Yunanistan ve şampiyonluğu getiren golü atan Karisteas* gelir. Son dakikalara kadar savunma yap, bir korner kazan; ortala ve vur! Bugün böyle bir top oynadı Liverpool ve istediğini aldı..

Maç sonucunda yine kaybeden ben oldum aslında.. TV'de maç oldumu sürekli canım bişeyler çekiyor ve ben yine her zaman ki gibi tıkındım durdum :S

Bu arada skoru yazmamışım :D Yazmışken diğer maçları da ekleyelim..

Real Madrid 0-1 Liverpool
O.Lyon 1-1 Barcelona
Inter 0-0 Manchester United
Atletico Madrid 2-2 Porto
Arsenal 1-0 Roma
Chelsea 1-0 Juventus
Sporting Lizbon 0-5 Bayern Münih
Villareal 1-1 Panathinaikos

İçinde Patlaması Durumu..


Hayal kırıklığına sebep olan stad değil elbette, müthiş bir stad olmuş.. Hayal kırıklığının sebebi ise; tam Kadir Has Stadyumu ile ilgili yazı yazmaya hazırlanırken, bi şekilde Petit'in Yeri adlı bloga girmem. Orda dolanırken de benim hazırladığım yazıya benzer bi yazı görmem ve içimde patlaması:D
Güzel bir stad oldu. Aslantepe yapılana kadar Türkiye'nin en modern stadı olarak gözükecek.. Her baktığımda bizim yapılan stadımız için daha çok heycanlanıyorum.. Kadir Has, 8 Mart'ta Kayseri-Fb maçı ile açılıyor.. İnsan içinden; "keşke maç Kayseri-Galatasaray maçı olsaydı da bizde Türkiye'nin en modern stadının açılışında deplasmda olsaydık" diyor :)) Neyse Kayseri'ye başarılar =)
Aklıma gelmişken bi edit yapayım. 8 Mart'ta ki maç öncesi Kayseri yönetimi, çekilişle 1 araba ve 10 LCD televizyon dağıtacakmış.. Ayrıca binlerce forma maça gelenlere verilecekmiş.. Bilet fiyatlarını pahalı bulanların, önce maçın açılış maçı sonra da bir Fb maçı olduğunu düşünmesi gerekir. Ayrıca biçok fırsat sunulmuş, daha ne.. Doldurun bakim stadı...

İnsan Değil!..



720 derece dönerek nasıl smaç vurulur be abi! Yuh!.. Bu sene ki All-Star'da görmek istediğimiz şeylerdi bunlar ama ı-ıh. Yanına yaklaşamadı NBA yıldızları :)

Cimbombomum Bordoya da Kooy! 4



Hiç farketmez, hiç farketmez! ALman, İtalyan, İspanyol, İngiliz hiç farketmez!

Ercan Taner
Leeds United'ı Cehennem'de hoplatırken
Arif'in ortasında, Kral Hakan Şükür'ün mübarek kafasıyla attığı golden sonra..

K.O.N.S.A.N.T.R.A.S.Y.O.N

23 Şubat 2009 Pazartesi

Acele Giden....



Öncelikle Bülent Korkmaz'ı, Büyük Kaptanımızı can-ı gönülden tebrik ediyorum.. Karşı olduğum durumlar söz konusu olsa da her zaman yanındayız, arkasındayız, destekçisiyiz.. Ancak bikaç söyleyeceğim var, olmalı diye düşünüyorum.. Fikir özgürlüğümü kullanmak istiyorum..

Bugün "bi ton blog sitesinde", "internet sitelerinde" ve "forumlarda" yazılar gördüm ama hiç okuyasım gelmedi.. Şevkim kırıldı sanki.. Çok inanmıştım Adnan Polat yönetimine..

Ne yazık ki, kendisine hiçbir suç yükleyemediğim bir hezimet sonrası çok acele bir tavırla gönderildi Skibbe.. Kesinlikle ama kesinlikle yanlış bir karar olduğunu düşünüyorum.. Görmüş geçirmiş bazı abilerimiz yazıp çiziyorlar, çoktan gitmeliydi felan diye.. Kendimi futboldan anlamayan biri gibi hissediyorum o yazıları görünce.. Ama şu gerçek (ve çelişkili) apaçık ortada ki yıllarca istikrar diye bağıranlar; böyle gencecik, yetenekli, istekli bir teknik adamı daha sezonun yarısı geçilmişken istifaya davet ediyorlar..

Skibbe delikanlı gibi gelip, delikanlı gibi gitti. Çok sevmiştik ve inanmıştık.. Güle güle Skibbe.. Yolun açık olsun..

Bülent Abimize, kesinlikle bir diyeceğim yok.. Bu formaya can-ı gönülden hizmet veren, Galatasaray kulübünün hakkıyla ekmeğini yiyen, canını dişine takarak mücadele eden Bülent Abimizin bu kulübün başında bulunacağı her an destekçisiyiz. Ancak (yine bir ancak(!))..

..bu kulübün başına geçmesi için çok erken olduğunu düşünüyorum.. Bir futbolcu olarak yılların tecrübesini taşıyor fakat (af buyurun) bir teknik direktör olarak yeterli olduğuna inanmıyorum.. Şu durumda Hagi'miz gelmiş olsa, daha bi emin olurdum bişeylerden ama şuan Bülent Korkmaz'ın altından kalkabileceği bir sorumluluk değil, kulübün durumu..

İnşallah yanılıyorumdur, inşallah herşey süper olur, Saraçoğlu'nda UEFA'yı kaldırmak nasip olur, inşallah yıllarca başarıdan başarıya koşacak bir 2. Fatih Terim olur Galatasaray için.. Ancak(9956.kez) şuan Fatih Terim örneğini verirken bile kafamda yepyeni soru işaretleri oluşuyor.. Sanki İmparatorun, Galatasaray'dan önce, geçtiği yolları henüz geçmedi Bülent Abimiz?...

Herşeye rağmen, hoşgeldin Büyük Kaptan... Yolun açık olsun!..

Bu arada Uğur takımla idmanlara çıkmaya başlamış.. Kutluyoruz gencomuzu.. Bir an önce form tutması dileğiyle..

22 Şubat 2009 Pazar

Yazıklar Olsun..

Maç hakkında söyleyecek hiçbişey yok benim için.. Sadece taraftarımız için, Skiibe'ye istifa nağraları atan arkadaşlar için bişeyler söylemek istiyorum. Foruma da yazdığım şeyi kopyala yapıştır yapacam daha doğrusu..

Skibbe'ye küfür etmekle bi yere varmayız.. Öncelikle oyuncularımızın adam gibi oynaması lazım ki sonra Skibbe'ye sıra gelsin. Şu takımda bişeyler yapmaya çalışan tek insan Skibbe.. Sürekli bişeyler deniyor adam.. Sahada yürüyen Kewell'lar, Lincoln'ler, Güven'ler, Nonda'lar.. olduktan sonra Dünya'nın en iyi taktiğiyle de çıksa bi b.k yapamayız!.. Baros anlaşmış gibi topu kalecinin üstüne gönderirse bi cacık olmaz.. He Baros o penaltıyı atsaydı herşey çok farklı olacaktı. Rahat 4ü 5i de bulurdu takım. O zaman kim çıkıp "yendik ama Skibbe hemen gönderilmeli" diyecekti? Kimse.. Önce o kutsal formayı sırtlarına geçirmiş oyuncuların, "adam" gibi top oynamaları lazım.. İstemeleri lazım.. Biz bu soğukta, karda kışta desteklemek için o stada gidiyorsak, maç başına 34957398 bin dolarları cebe indiren ruhsuzların bizden daha çok istemesi lazım galibiyeti...

Ordayız!..


Galatasaray - Kocaeli
19.00
Ali Sami Yen
Alpaslan Dikmen Tribünü

Bahisim, Bahisin, Bahisi! #7


Pazar, Yüksek Oranlı Kupon

Gaziantep Bld. - Karşıyaka <2> 2.05
Altay - Ordu <0/2> 2.05
Hacettepe - Ankara <2> 1.95
Napoli - Genoa <2> 3.00
St.Etienne - Bordeaux <1> 2.60
Galatasaray - Kocaeli <üst> 1.40

Bakalım yarın ki sürpriz kuponumuz tutacak mı. Bu kupon adamı rezilde eder, vezirde =)

21 Şubat 2009 Cumartesi

Erdemir 97 - 95 Galatasaray

Normal süre 74-74, ilk uzatma 84-84 ve maç sonucu 97-95.. Her seferinde maçı bırakmayan , geriden gelen bir Galatasaray.. Canınız sağolsun..

Bahisim, Bahisin, Bahisi! #8


Cumartesi, Normal Kupon

E. Cottbus - Werder Bremen <üst> 1.75
Stuttgart - Hoffenheim <üst> 1.50
Sheffield Wed. - Crystal Palace <üst> 1.90
Bologna - İnter <2> 1.70
Nancy - Lyon <üst> 2.00

SOnuçlar:
E. Cottbus - Werder Bremen <üst> 1.75 ----------- 2-1
Stuttgart - Hoffenheim <üst> 1.50------------------3-3
Sheffield Wed. - Crystal Palace <üst> 1.90---------2-0
Bologna - İnter <2> 1.70-----------------------------1-2
Nancy - Lyon <üst> 2.00----------------------------0-2

ah ulan 2 gol be 2 gol :D

Kırmızı Kart

Beyler azcık durun, telefon montun cebinde kalmış çalıyo gabaa.. Fotoğraf İtalya'dan.. Çeken kişinin adını veya nickini unuttum, olur ki mahkemeye felan verilirsem alın yazımızmış der geçerim.
Bugün ilk defa bi postacının elinden, imza atarak mektup aldım da o yüzden bu triplerim.. Okul disiplin kurulu tarafından soruşturma açılmış, onun haberi geldi. Gerçi 2 gün geç geldi ama yine de fena koydu.. Mektubu açarken dank etti işin ciddiyeti, hassasiyeti.. Çarşamba sabahı okula gittim ben aslında, soruşturma olayı için. Yeminli ifade aldı kurul benden. Önce Hukuk sınav kağıdımı gösterdi hoca, "bunu tanıyo musun?" diye sordu. Ben de delil yok diye çok rahatım tabi. Sonra sınav kağıdının üstünde ki 4x4(?) cm lik kopya kağıdımı gösterdi ve "peki bunu tanıyo musun?"!! Allah kahretsin, kaybettim sınavda bakamadım dediğim kopya kağıdını sınav salonunda düşürmüşüm.
"Onu kaybetmiştim ben hocam.."diye söyledim. "ama biz bulduk, ehehe" diye bir cevap alınca, hiç acımaları yok, bunu anladım. Gerçi tüm sınav kağıtlarını tek tek karşılaştırmış bir kurulda niye bi acıma duygusu arıyorsam.. 1 yıllık ceza pişmanlıktan 6 aya, bişey bişeyden de 1 aya indi, yani muhtemelen buymuş verilcek ceza.. Kısacası hakem kırmızıyı gösterdi, artık maçları soyunma odasından takip edicez.. Ah ulan..

Bu posta başka bi amaçla başlamıştım aslında.. Ancak; Beyler azcık durun, telefon montun cebinde kalmış çalıyo gabaa.. Fotoğraf İtalya'dan.. Çeken kişinin adını veya nickini unuttum, bu cümleyi yazınca değişti kendiliğinden. "unuttum" dan sonra anlık olarak aklımdan geçen bi ton şeyin ardından, ceza konusunu yazmak geldi içimden.. Of hissiyatım kabardı, bi sigara içmek ben. Hadi herkese iyi geceler ve ardından iyi günler....

20 Şubat 2009 Cuma

Unsorted Stadiums <1>

NK Belje Kneževo

NK Belje Kneževo, Hırvatistan amatör liglerinden II ŽNL Beli Manastir, 1. Grup'ta mücadele eden bir takım. Küçümen bir stadları var. Görevli kulübesi çok hoş görünüyor.
Yukarıda ki fotoğraf stadın eski hali. Boya badana ve birazda yenileme sonrası stad aşağıdaki halini almış. Eskisi daha otantik.p bence.. En alttaki fotoğraftan bir köy takımı olduğunu rahatlıkla anlayabiliyoruz tabi. Seyirci desteği de azımsanmayacak derecede, ehehe.

Dün fotoğraflar arasında gezerken rastladım ve böyle bir seri yapmaya karar verdim. Umarım hoşunuza gider.

Estadio Pedro Bidegain'de Bir Taraftar

Fotoğraf 19-6-'07'de San Lorenzo'nun Stadı, Estadio Pedro Bidegain'de çekilmiş. Tek bilgi bu. Amcamız maç öncesi erkenden girip stadın görüntülerini de alıyor olabilir, boş bigünde gelip gezdikten sonra "aman yoruldum, azcık soluklanayım" derken fotoğraf fln çekiyorda :) Geçen gün Ali Okancı'nın blogunda da Emirates'ten bir Arsenal taraftarı vardı, bende koyayım dedim...

Uçan Balon

fotoğraf: packer nickli, Arjantinli bir bayana ait..

19 Şubat 2009 Perşembe

Cimbombomum Bordoya da Kooy! 3

UEFA Cup First Leg
Bordeaux 0 - 0 GALATASARAY

Oynadığımız oyun hakkında çok bi fikrim yok aslında. Hakikaten dev ekranı bile göremeyecek duruma gelmiştim maç sonuna doğru, fenaydı.. Anlatmasam mı diye düşünüyorum..
Of ben dün geceyi anlatmaya başlasam bitiremem. Yaklaşık 11-12 biradan sonra aslında bişeyler anlatılmalı, çok şey yaşandı çünkü :)

Öncelikle şu güne değin, bu kadar zevk alarak Nevizade Geceleri'ni söylememişim bunu anladım. Son Fener maçında, Ayhan Şahenk'te çok iyiydi ama dün gece yerinde söyedim ve harbiden halile bağlamıştım artık.. Meydana kadar avazımız çıktığınca bağıraraktan söyledik bu mükemmel besteyi, ellerimizde biralar..
Ve başladı yol telaşı, o kafayla!.. Valide hanım biyandan, baba bey biyandan telefon bombardımanına tutuldum. Hay eve gelirim demez olaydım dedirttiler. Sonra baktım olcak gibi değil ben bu yolu çekemem; e arkadaşlarda Çapa'ya gitti.
Of ben dün geceyi anlatmaya başlasam bitiremem. Nese başladık bi kere:D ..Yetişirim lan metroda bunlara diyerekten başladım koşmaya. Merdivenlerde ona buna çarpa çarpa ilerledim ve metro kalkmak üzereyken bindim bi vagona. Diyorum son dakka yakaladığıma göre bunlar bu metrodadır :D Neyse, oturdum bi kenara .. Her durakta kalkıp kapıdan bizimkileri seçmeye çalışıyorum görmeyen, daha doğrusu fazlaca(!) gören gözlerle. 1-2-3 derken Levent'e geldim :D Dedim bu böyle olmuycak, bu yol bitmez, indim. Yukarı çıkıp arkadaşı aradım: "Nerdesiniz abiiiğğğ ya"?, "Tramvaydayız olm Çapa'ya geldik, noldu??" "Mınıskim, ben gelemiyorum orayaağğğğ" :D derken telefon kapandı!! Sordum soruşturdum. Taksim'e dön, finikülerle Kabataş'a git, tramvayla Çapa. bindim ters istikamet, geldim finikülerle Kabataş'a. Yolda finikülerde tek başımayım, gelene kadar tezahüratlar eşlik etti bana tabi..
Heh Kabataş'a geldiiim; "mınıskim tramvay 12.de bitiyomuooş!".. Dön Taksim'e dolmuşla git dediler. Koştum son finikülere yetiştim, bu sefer bi görevli eşlik etti bana. Sohbbet muhabbet, geldik. Ne varki dışarı çıkamıyorum, kapılar kapalı :D Metroda bitmiş, herşeyi kapamışlar. Görevliye gittim söyledim, açtı kapıyı :D Dolmuşa bindim. 10 dakkalık yolda 15 kez sormuşum gelmedik mi diye :D Bunu nerden mi biliyorum.. Şoför en sonunda dayanamadı ve gideri yaptı bana :D
10 dakkalık yolu ben tam 2 saatte gidebildim. Sırf Kartal yolu çekilmez diye :D Aslında Bordo'dan iyi denilebilecek bi skor aldık ya önemli olan bu, gerisi yalan.. Zaten ne diyoruz;

Cimbombomum sensiz, yaşamak çok zor inan,
Bir tek seni sevdim, gerisi HARBİDEN yalan!!

Yarın sabah da artık bilet kuyruğunda görüşmek üzere. Soyak'ta olucaz..

17 Şubat 2009 Salı

Cimbombomum Bordoya da Kooy! 2


Bordeaux - Galatasaray
18.02.2009
Çarşamba
21:45


Andaç Abi'nin mekanı. Taksim - Eloy Rock Bar'dayız...

Necati Ateş

Adana'nın bağrından gelip, Galatasaray taraftarını golleriyle mutlu etti Necati.. Hep sevdi Sami Yen Tribünleri onu ve hala da seviyor.. Fb'si Bjk'si kalmadı. Hakiki bi Galatasaraylı o.. Attığı birbirinden güzel, artistik golleri vardı Necati'nin.. Hey gidi, her golünden sonra neredeyse taa dirseğini öpme çabaları görürdük onda. Önce yüzüğünü sonra dirseğini pardon. Severdim kendisini. İzmirli olmasına rağmen, hırçın veya bıçkın Adana delikanlısı veya delüğanlusu modelinin Hasan Şaş'la beraber en güzel 2 örneğinden biriydi. Saçları vardı Neco'nun.. Her sabah kalktığında bi kutu jole harcamak pahasına, saç diplerinin de diplerinden tutup geriye doğru yatırdığı ve tokaladığı saçları vardı.. Gerçi hala var ve hala bıkmadan usanmadan her sabah bu işlemi yapıyodur.. Galatasaray'da ki performansıyla sürekli milli takıma çağrılır ama hep yedekte bekleyen yıldız olmuştur. A2 millide de oynadığını hatırlıyorum, yerinin A milli takım olduğu şeklinde mızmızlandığını da.. Aile içinde ki geçimsizlikler yansırdı basına Ateşlerden. Performansı ha düştü ha düşecek derken, büyükşehir belediyelerin memuru oldu.. Önce Ankara, sonra İstanbul Belediyeler de kiralık olarak oynattık. Hep kızgındı Galatasaray yönetimine ama hiç küsmedi.. Her röportajı bu şekilde sonlanıyordu. İstanbul Belediyesi'nde çalışırken, Avrupa hayali düştü aklına. Galatasaray'a dönmem, Avrupa'dan teklifler var artık yurtdışına açılmak istiyorum oldu. Hertha Berlin dedi durdu. Sonra bir baktık, Necati Ateş İspanya 2.liginde. Real Sociedad aldı Neco'yu.. Necati hep çok çalıştı, azminin şansına yardım etmesini bekledi, bekliyor. Neco şu ana kadar İspanya 2. liginde 10(10) maça çıktı ve istatistiklerinde sıfır(0) olmayan tek kısım gördüğü 3 sarı kart.. Yine açıklama yapmış Neco. Yine canla başla çalışıyor. Elbet birgün azmi şansına ortayı açacak ve golü bulacak.. Bigün..

Cimbombomum Bordoya da Kooy!


Sabah sabah bu ne böyle, bu nasıl başlık. Sen biy'e üyelik için başvurmuş adamsın, ne ediyosun felan diyeceksiniz. Rüyamda da görmedim ama alıyoruz maçı abi her türlü. İçime de doğmadı. Yani hiç bi ruhsal, cinsel bi etkileşime maruz kalmadım.
Doktorla 11'de olan randevum için kalktım. Önce bi sitede gördüm Galatasaray mı, Bordeaux mu? Oyumu verdim. 1116 civarı oyla öndeyiz.. Sonra Aceto'ya girdim. Anketi ne durumda merak ettim, bastım wiev resault-a! Bordeaux önde la. Bir anlık gazın eseridir bu post.
Bir anlık gaz dediğime bakmayın, çok inançlıyım. Çıkıcaz, aslanlar gibi, oynayacaz ve kazanıp dönücez İstanbul'a!...

Hepiniz METİN! Gibi Oynayın ,
Yenilmekten Sakın Korkmayın!

Ruhunuzu! Koyun bugün ortaya,
Aslan gibi çıkın sahaya! Aslan gibi çıkın sahaya!

Döndü!!

Arsenal 4 - 0 Cardiff City

Eduardo 20, 60,
Bendtner 34,
Van Persie 89

16 Şubat 2009 Pazartesi

Alayına Don

3 Aydır Para Alamayan
Galactico Pegaso Futbol Takımı
Real Madrid(C) maçı öncesi
İspanya 3.Lig

Çok Hoş Bir Çizim



Sonuna kadar izlemenizi tavsiye ediyorum. Bilenler vardır ama ben daha yeni gördüm. Süper.. Vereceğim linkte yüzlerce güzel çalışma görebilirsiniz..
http://fcmx.net/vec/

Danica Patrick


USF1, 2010'da Indycar pilotu Danica Patrick'le yarışmayı düşünüyormuş F1'de. E tabi bize de sabırsızlanmak düşüyor.. Danica Patrick F1'de abii, düşünsene!..

AdriMANO


Resim EkleAdriMANO
"Adriano'nun Eli"
İtalyan Basını

15 Şubat 2009 Pazar

İnter - Milan 2-1


Ne maçtı be.. Aklımda kalan şeyleri sıralayıp hiç yoruma felan kasmıcam ,eheh.
*Stankoviç'in sevinci çok iyidi, surat ifadesi müthiş komikti.
*Adriano elle attı diyolar, kaçırdım orayı.
*Beckham iyice takıma bağlandı. Son dakikalarda ki kafa sallamaları felan.
*Ofsayt konusunda İnzaghi 1 numara. Meğer Serdar Özkan'ın idolüymüş kendileri.
*Sol ayağı kötü olan İnzaghi'nin müthiş volesini hakem olsam, hatır için vermeyi isterdim içten içe.
*Onlar nasıl kamera çekimleri öyle ya. LigTV'ye para ödüyoruz bizde..
*Santon hakkında hiçbi fikrim yokmuş, onu farkettim. Bikaçtır dikkatimi çekiyo. Şuraya yazayım da aklımda kalsın.
*Maicon müthiş mücadele etti.
*Muntari Beckham'ı az kala boğuyodu.
*Adriano Maldini'ye ayıp etti abi, öyle geçilir mi. Büyüğün nede olsa.
*Pato ço..ookk büyük topçu çok.. En azından ilerde olacak, eheh.
*Abbiati deli toplar çıkardı.
*-Bu adamlar topun içine mikrofon mu koyuyo çok merak ediyorum.
-Hayır, stadın akustiği çok iyi :P
*Fatih Terim yol yorgunu gibiydi ama mest oldum sakin ve içten yaptığı yorumlarla.
*bla bla bla Dünya Derbisi işte abi daha ne yaziim..

Yıldırım Demirören feat. Mustafa Denizli (fiasco vol.2)


Elinde Bobo gibi bi forvet varken, nasıl bir anlayıştır kendi evindeki maça tek forvetle çıkmak?.. Y.D. feat. M.D. yazdım başlığa. Neden mi? Cevap çok basit; Yıldırım Demirören ortalıyor, Mustafa Denizli çakıyor kafayı. Beşiktaş'la top gibi oynuyolar...

İlk 45 dakika neydi öyle.. Defansla orta saha birbirinden kopuk. Bikaç pas yapıyorlar, orta sahaya kadar geliyorlar ama gerisi gelmiyor. Yusuf Şimşek adlı amcamız ve Serdar Özkan adlı şahsiyet ortaklığında, ya her pozisyon ofsaytla bitiyor ya da Trabzon yeni bir atağa başlıyor. O kadar kötüydü ki hücumda Bjk artık Gökhan Cam'în ortalarına, İ.Toraman vurur olmuştu.

Aksine çok akıllı bir Trabzon vardı ilk yarı boyunca ki tek pozisyonda golü bulmayı bildiler.. Gökhan Ünal sol ayakla topun altına nefis girdi..

2.yarı Bobo ve Delgado oyuna girdi Y.Ş. ve S.Ö. ikilisi kenara geldi. Bambaşka bir Bjk izledik. Herşey tersine dönmüştü, Trabzonlu oyuncular 2.yarı boyunca eve dönüşün hayalini kurdular, oyunu unuttular. Çok bastırdı Bjk 2.devrenin başında. Sonra bi duraklama dönemine girildi, ardından golün habercisi ataklar. 12 korner 1 gol.

Puanlar paylaşıldı sonuçta. Düşündürücü ama bizim için en iyisi oldu. Zirvenin diğer adı Trabzon da 1 puanla döndü evine. Bjk'de pek yaklaşamadı yukarıya.. Bjk'ye şans vermiyorum hiç bu sezon. Hatta bi tezahürat söylüyolar sevdiğim, şampiyon olacağız bla bla.. Onun sonunu bu sene değilde seneyeee olarak tescilletmek lazım, bu gidişle uzun bi süre şampiyonluk hayal..

Slam Dunk Contest (Fiasco)..

Sabahın köründe aldım cipsimi, kolamı, pudingimi felan kuruldum tv başına battaniye altında. Açtım TV'yi, ooh başlıyo mis dedim. Zevkliydi her zaman ki gibi Yetenek Yarışmaları.

Takım şut yarışması mükemmel zevkli oluyo herzaman, bu seferde baya iyidi. Hele finalde, Phoenix'n 5'te 5 yapıp "aha rekor kıracaklar" derken, orta sahadan atılan şutta tıkanmasıyla şampiyonluğu Detroit'e kaptırması çok zevkli oldu..

Yetenek Yarışması'nda yine bir Tony Parker klasiği izledik, eeheh. Kaan Kural çok dalga geçti adamla. Kameraların Eva Longoria'yı çekmeleri de pek güzel oldu hani, eheh. Sonuçta Derrick Rose kazandı. Bütün gece cool-luktan öldü herif.

3 sayı yarışması beklediğimiz gibi geçmedi. Çok kötü performanslar vardı yarışma boyunca. Öyle ki J.Kapono 14 puanla şampiyon olacaktı az kala. Finalin tekrarında Rashard Lewis hayal kırıklığıydı tamamen. 7 puan ne demek, ben daha iyi yapardım, ehehe. Daequan Cook'a tebrikler.p
Heh gelelim Smaç yarışmasına. Jüri açısından tam bir fiyaskoydu gece. Rudy Fernandez'e yapılan haksızlık, Anadolu takımlarına yapılmıyor bizde. Gecenin en iyi 4 performansından 2'ini kesinlikle Rudy yaptı ama 43'ten fazla puan alamadı. Gasol'un da doğru dürüst top bırakamamasının da suçu var bunda biraz. Jürinin aşırı lağubaliliği de pek hoşuma gitmedi tabi.. O mükemmel 2 smaça nasıl o kadar düşük puan verilir anlamadım. İSpanyol'un İspanyol'dan başka dostu yokmuş anlaşılan, ahaha.

Gecenin diğer 2 süper performansı da Dwight Howard'dan geldi tabi ki. Howard yine süper iş çıkardı. İlk turda ki iki 50liği haketmese de final de hakkını verdi. Hele ki panyaya çarptırıp tek elle alıp çaktığı smaç mest etti beni. Herşeyi geçtim, 2. potayı getirtip telefon kulübesine girdi ya o bile yeter. He bu arada Howard'ın ayakkabılar ne öyle ya, bayıldım :D

Nate Robinson'a ayrı bir parantez açmakta yarar var diye düşünüyorum. Pek bişey yazmayacağım hakkında. Antipatik herifin teki.. Haketmeden kazandı. Millete kontör hediye etmiş bence, popstar mantığı:P

14 Şubat 2009 Cumartesi

NBA All Star 2009 -cmtsi


Yetenek yarışmaları var bu gece. 03.30'dan itibaren NTV'den naklen..

Üç Sayı Yarışması
Jason Kapono, Danny Garanger, Rashard Lewis, Mike Bibby, Roger Mason, Deaquan Cook

Slam Dunk
Rudy Gay, Rudy Fernandez, Dwight Howard, Nate Robinson.

Yetenek Yarışması
Devin Harris, Jameer Nelson, Tony Parker, Derrick Rose.

Yancı Terim


Bilindiği üzere yarın gece 9 buçukta İtalya'da fırtınalar kopacak.. İnter Milan ile karşılaşıyor Seria A'da.. Maçı da NTVspor yayınlıyor.. İmparatoreee Fatih Terim NTVspor'da Ercan Taner'in yancısı olacakmış. Biraz İtalyanca, biraz İngilizce, biraz da Türkçe yorumlarla, Ercan Taner'in yemeğinde tuzu bulunacakmış. Daha önce de büyük maçlarda yorumculuk yapmıştı İmparatoree. Rıdvan'ın yanında sönük kalsa da maçın seyrine zevk katacaktır eminim.. He unutmadan, ağzını mikrofona yakın tutup konuşmasını ve o puff puff seslerin maç sırasında kulağınızı tırmalamasına hazır olun :)

Sevgilinin Günü

Her sey cocuklugumuzun o masum gunlerinde baslamisti,
hani derler ya gençliğimizden sarhoş olduğumuz o günlerinde her anı bana başka bir heyecan veren,
yenilgisine günlerce üzülüp ağladığım bir aşkın bizlere karşılıksızda olsa verdiği mutluluk;
bütün aşklara bedeldir.
Seviyoruz,
Takımımızı gönülden destekliyoruz,
biz aşığız,
Galatasaray sevgisiyle doluyuz.
Bize her gün 14 Şubat...
Çünkü biz GALATASARAYLIYIZ..!


***

Arman için forman için adın için inan ölürüz

Hiç korkmadan adım adım biz hep peşinden yürürüz

Fani aşklar elbet biter acı verir sonra gider
Bir tek senin büyük sevgin inanki bir ömre bedel

Ölüm olsa vazgeçmeyiz seninle ölüme gideriz
Tüm acılar senden gelsin biz bu aşkı terketmeyiz

Sensiz olmaz yapamayız kimseyle paylaşamayız
14 şubat olsa bile yine senin yanındayız

Senden başka bir sevdada gülmedi ki bu yüzümüz
KUTLU OLSUN CİMBOMBOMUM BUGÜN SEVGİLİLER GÜNÜMÜZ..

13 Şubat 2009 Cuma

Hönk!

Bir filmi izledikten sonra anlamadığını hisseder ve deliye döner ya insanoğlu, 2 dir bunu yaşıyorum. Kafama takılıyor filmler ancak tekrar izleyecek vakit ve istek yok.

2 gündür evdeyim ve muhasebe dönem ödevinden kalan vakitte film izlemeye gayret gösteriyorum. Şu 2 günde izlediğim 3 filmin 2sini anlayamadım!.. Aslında şöyle söyliyeyim; anladım filmleri fakat ya filmlerin sonunda bi gariplik var, ben basamıyorum; yada film sırasında dikkatsizlik yüzünden ayrıntıları kaçırıp filmin sonunda "hönk, noluyoruz ya" diyerekten kalıyorum!..

İzlediğim filmleri belirteyim. The Mist, The Life Before Her Eyes ve The Mirrors! Basamadığım 2li ise The Life Before Her Eyes & The Mirrors!..
The Life Before Her Eyes filminde bi son yok gibi. Yada olmayan bişi anlatılmış, bizimle dalga geçilmiş gibi. Fİlm bitince yönetmene/senariste iyi bi saydırdım ancak sonra "niye küfrediyorumki, filmi anlamadım galiba yaa" diye dudak büktüm...

The Mirrors ise gayet güzel, hafif ürpertici bir filmdi. Tam bitti oh derken başrol bişileri farketmiş gibi bi hareket çekti ama ben, ne o hareketi çekebildim ne de bişey anlayabildim .d Merak ediyorum şimdi "film devam mı edecek?" felan diye geçiriyorum içimden.
The Mist anlaşılamayacak gibi bir film değil tabi. Ama büyük bir sürprizle bitiyor.
Şu 2 günde sürprizlerle biten filmlerden yoruldum. Basamamakta cabası. Maçtan sonra açayım şöyle güzel, başı sonu belli adam akıllı bir film izleyeyim yav:) Sizden de filmler hakkında yorumları bekliyoree :)

12 Şubat 2009 Perşembe

Hungry to Football..


Bu hafta FA Cup maçları ve Serie A derbisi olmak üzere süper maçlar var.. Uzun zaman sonra adam akıllı bi İngiltere futbolu izleyebileceğiz.. Digitürk'ün yaptığı Spormax ayıbından sonra çok koptum EPL'den.. FA Cup maçları da yatalak olduğum:p şu günlerde çok tatlı geldi.. Hafta sonları izlemek zorunda bırakıldığımız uyuz televizyon dizilerininde az olmasından yararlanarak, şu şekilde bir program hazırladım;

Yarın akşam, 21.30'da Hoffenheim-Leverkusen maçını Kanal 24'ten izliyorum.

Cumartesi günü program yoğun. 15.00'te Antalya-Galatasaray Lig Tv, 17.00'de West Ham-Middlesbrough Ntvspor, 19.00'da Lazio-Torino Ntvspor, 20.00'de UEFA rakibimiz Bordeaux'un Grenoble'la oynayacağı maça zaplıyorum Kanal A'da, 22.00'de PSG- St. Etienne Kanal A'dan takip ediyorum.. Malesef NTVspor'da İspanya Ligi'ne şifre girdiğinden dolayı Barca ve Valencia maçlarını takip edemiyorum.

Bitmediiii.. Pazar günü, 15.00'te Bursa-Sivas maçını izlemeye başlıyorum, 16.00'dan itibaren Juventus-Sampdoria maçına dönüşümlü olarak bağlanıyorum. 18.30'da Derby-ManU maçına giriş yapıyor ama 19.00'da Beşiktaş-Trabzon maçı için Ligtv aracılığıyla İnönü'ye bağlanıyorum ve 21.30'da İnter-Milan maçını NTVspor'dan izliyorum.. Toplam 11 maça bağlanıp, 8 maçı 90 dakika izlicem. 3 günde 12 saatten fazla futbol:)

Hastalık Tripleri

Her insanın hasta olunca garip davranışları vardır elbet. Bende böyle bi garipliğe sahibim.
Hasta olunca sinirli oluyorum!.. Bi 70lik bitirmişcesine şuursuz, aşırı cesaretli ve gergin bir insan düşünün.. Haklı veya haksız biçok olay yaşadım şu geçen günlerde..

-Öncelikle gece 12 sularında son kez kontrol yapan doktorun bana: "kanında ki zehir oranı çok yüksek, ya ameliyat olcaksın yada evine göndericez" demesine karşılık olarak : "eve gidersem bu apandist patlamıycak mı abi, ölüme mi yolluyosun beni; nası iş bu anlamadım" dediğimi çok net hatırlıyorum. Doktorun cevabı ise daha bi ilginç :" bu saatte ölümle uğraştırma beni, daha sırada bi dolu hasta var ameliyat bekleyen! (babama dönerek) Beyfendi babasısınız değil mi? Kabul ediyo musunuz ameliyat olmasını?" gelde vay mk! çekme...

-Ameliyathaneye girdim sedyede. İçerde 3-4 tane genç hemşireler var, hazırlık yapıyorlar. Bende kurbanlık koyun misali odayı inceliyorum, melül melül.. Hemşirelerden biri elime iğneyi geçiriyor. Narkozu serumla veriyolarmış. 1-2 dakika geçiyor hala bişey yok. Lan diyorum bayılmayacam heralde zıçtık mk! Şişman bir adam giriyor o sırada içeri, heralde 2 doktor olacak ameliyatta derken. Ağlayarak uyanıyorum!..

-..nefes alamıyoruuuuuumm!!! Şişman adam yanıbaşımda görüyorum ama konuşamıyorum.. Rüyadayım sanki.. Hani insan rüyasında bağırmaya çalışır ama sesi çıkmaz, aynen öyleyim.. Neyse mide bulandırıcı bi iki olaydan sonra sesimi çıkarabiliyorum.. Bi yandan ağlıyorum, ulan beni duymuyo musunuz dercesine..

-Sedyeyle beni ameliyathaneye getiren adam bu sefer ameliyathanenin dışına sürüyor arabayı.. Bi yandan ıslıklar, şarkılar felan söylüyor.. Ben burda acı çekiyorum ulan, hayvan heriiiif! :D Dayanamıyorum o sese.. "Abi bi sus gözünü seviim ya, ölüyorum burda" diye yapıyorum gideri. Ses kesiliyor..

-Hasta bakıcı kadınla asansörde muhabbeti kuruyorum, ehehe: "Abla çok acıyo yaa" şeklinde.. Neyse benim bağrışmalar devam ediyor. Asansörden inerken, koridorda 3-4 tane kadın. "ağla ağla gitti bütün karizma" diyor abla bana!.. :D

Şimdilik bunlar geliyor aklıma, herkese anlattığımdan dolayı tek aklıma gelenler bunlar aslında.p

Apandist Boku!


Bundan 3 gün önce bir ağrıdır aldı karnımı.. Gazım var heralde derken önce bi gaz giderici aldım. Buna rağmen ağrı gittikçe şiddetlendi ve üstüne birde ağrı kesici içtim. Bu arada bide yemek yedim, geçer heralde du bakalım diyerekten. Hmm.. Bakalım apandistden şüphelenince neler yapılmamalıymış..

*Ağrı kesici almak
-Karına sıcak havlu ya da su koymak
*Katı ya da sıvı besin almak
*İshal ya da kabız olduğunuz için ilaç almak.

Evet yıldızlı olanları yaptık ve artık ağrıdan ağzımı açamayacak dereceye geldiğimde, yeter doktora gidelim diye babama taksiyi arattırdım. Hemen doktora gidildi. Kanıma bakıldı ve lökosit oranı 111 çıktı. 3 serum yedim. Ardından tekrar bi kan tahlili yapıldı ve ameliyat kararı verildi. Gecenin 1'inde ameliyata girildi. Eh tabi, şuan "çok şükür" yaşıyorum ve iyiyim..

Apandist oldup olmadığını anlayabilmek için:

-Ağrının merkez noktası karnın sağ alt tarafıdır ama ağrı ilk olarak göbek çevresinden başlar ve daha sonra yayılma gösterir. Bazen sırtta da ağrı gözlenebilir.
-Ağrılarla birlikte mide bulantısı ve kusma, görülür.
-Tuvalet ihtiyacını karşılarken ağrı hissedilir.
-Ateş bazı kişilerde az olmakla birlikte bir takım hastalarda da şiddetli olduğu görülmüştür.
-İshal ya da kabızlık görülür.
-Ağrı ve ateş şiddetlendiğinde apandist deliğinin büyüdüğü görülür.

Aman dikkat arkadaşlar..

Not: resim çok alakasız. hoşuma gitti napim. hasta adamız idare edin:d