26 Eylül 2009 Cumartesi

Sonunda!

Yahu ne çileler çektim şu bilgisayar yüzünden arkadaş. Nasıl birşeymiş bu, insan nefes alamıyor. İçtiğimiz su gibi bişey olmuş bu bilgisayar denen gavur icadı(!) Hayır, gece 4'ten aşağı yatmayan ben bile 12'de 1'de yatar olmuşum. Okul çilesi başladı, kolaylık oluyor da insan arıyor. Eve gelince çantayı, kitapları bi kenara atarken kasanın tuşuna bi parmak (ayak baş parmağı) dokundurmanın keyfini bu yalnız geçen dönemde anladım ben!

Beşiktaş, pana gibi güzel maçların öncesi sonrasını yazamadım, içimde kaldı yeminlen! Panatinaykos'a neler geçiriyordum içimden, belki de keşfedileceğim yazıları yazma fırsatımı aldın ulan hard-disk sorunsalı!
Sami Yen'e gelmiş 2 bin küsür(tam emin değilim, o maymun kafesi kaç kişilik) bjk'li -afedersiniz şeref yoksunu varlık) taraftarın, herşeyi geçtim, ölmüş bir insana küfür etmesi hakkında burda neler yazacaktım ben, neler geçti içimden... Blogger'ın 2.kez kapanmasına sebep olabilirdim. İçimde kalmasın, oraya gelmiş ve çarşı olarak adlandırılan bin-ikibin kişi hepinizi... Neyse...
Kasımpaşa maçında yediğim biber gazını, ona rağmen turnikelere bile dokunduğum ayrıntısını ama sonunda maça giremeden s.ke s.ke eve dönüşümü yazmayı isterdim burda. Ulan hard-disk! He bu arada ben yokken blogger'a giriş çıkışta sorun çıkarmışlar, şikayetleri değerlendircem.

Yarın ayın 27'si. 2008, kara eylül'ünün yıldönümü... 20bin küsür Alpaslan Abi olacağız stadta... Donatıcaz dört bir yanı bayraklarla, pankartlarla... Dualar okuyacağız Alpaslan Abimize... Adını andığımda bile tüylerim diken diken ama yazamıyorum. Konu ona gelince bitiyor söz dağarcığım, kuruyor ağzım dudaklarım... Ben seni sadece uzaktan tanıdım abi ama hep çok sevdim be... Rahmetli Optik Başkan'ın sözüyle bitireyim. Çok sevdik be Abi...

Yukarıdaki resimde günün gülümseten görüntüsü olsun:)

Hiç yorum yok: