3 Mart 2011 Perşembe

Maziden Medet Ummak?

Her alanda böyle sanırım. Sadece Türk milleti için mi geçerlidir bilmiyorum ama her kötü şartta geçmişe bir özlem, bir istek duyulur. Doğumdan ölüme kadar böyle gelip gider.

Futbol için ele alırsak, her kulüpte bir geçmiş hasret yaşanır durur. Neredeyse kovulan topçular, yıldız transfer gibi geri alınır. Kulübün evladı yakıştırmaları yapılır, karşılıklı içten olmayan sevgi gösterileri vsvs... Bu konuyu örneklerle başka bir yazıda inceleyebiliriz aslında.
En çok göze batan ise teknik direktör değişikliklerinde olur. En azından benim açımdan bu böyle. Bir teknik direktörün, herhangi bir takımı, farklı zaman dilimlerinde 3-5 defa yönettiğine şahidiz bu ülkede...
Birde eski topçuların, takıma teknik adam olarak gelme durumu var ki bu uygulama Türkiye'de saçmasapan bir şekilde yapılıyor. Adam futbolu bırakıyor, 6 ay kursa gidiyor ve dünya devi diye lakaplandırdığımız kulübün başına geçiyor. Ne tecrübe var, ne yetenekleri değerlendiriliyor. Bre müptezel! Bu adam dünya starı olabilir, müthiş bir futbolcu olabilir, harika bir kariyer sahibi olabilir de sen neye göre teknik adamlığını değerlendirirsin..? Neye göre zor durumda olan bir takımı kurtarmasını beklersin...

Galatasaray'a gelirsek, son yılların büyük alışkanlığı halini aldı. Özellikle kötü gidişe dur diyemediğimiz 2000 sonrasında. Herkes 2 defa bu takıma gelir oldu. Neden arkadaş..!

Niye her kötü durumda, maziden medet umulur? Bırakalım imparator, eski imparator, commandante eski commandante kalsın, büyük kaptan büyük kaptan olarak kalsın...

Hiç yorum yok: