13 Ocak 2013 Pazar

Tribün Dergi ve Sneijder Transferi



Tribün Dergi sitesi, radikal'de yapılan haberi paylaşmış ve ısrarla twitter hesabından, şu kadar x alınır, şu kadar y alınır diye paylaşım yapmakta. Amaçlarını merak ediyoruz ve soruyoruz: O parayla kaç adet Tribün Dergi satın alırız?

Galatasaray ’ın Inter kulübünden transferini kesin olarak bitirdiği iddiaları ortada dolaşanWesley Sneijder’in yılda ortalama 40 maç oynarsa 3.5 senelik maliyeti 55 milyon lira olacak.Galatasaray Kulübü futbolcunun vergisini de üstlenirse bu rakam 74 milyon TL’ye çıkacak. Bu ücretin sadece 8 milyon eurosu Inter kulübüne ödenecek para olurken, Wesley Sneijder’in maç başına 25 bin euro kazanacağı açıklandı.

Ayrıca Sneijder Galatasaray’dan yılda 5.3 milyon euro maaş alacak. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in açıkladığı yeni düzenlemeye göre futbolcuların yıllık ücretlerinden ödeyecekleri vergi oranı yüzde 15’ten 35’e çıkıyor. Buna göre Wesley Sneijder’in 3.5 sezonda yaklaşık 18 milyon lira vergi ödemesi gerekiyor.
Neler alınabilir? - 509 adet BMW X5
- İstanbul Zekeriyaköy’de havuzlu 122 adet villa
- 12 adet Cessna Mustang Özel Jet
- Ağaoglu Maslak 1453’te 137 adet 1+1 daire

12 Ocak 2013 Cumartesi

Wesley Sneijder Galatasaray'da..!

Galatasarayımıza hayırlı uğurlu olsun. 
11 01 2013 02:48'de yazmıştık...

ntvspor az önce açıkladı. yine şaşmadı ""totemimiz"":)

not: kaynak sağlam.

11 Ocak 2013 Cuma

Bitmeyecek Sevda, ASY...

24 yaşını dolduran bir İstanbul insanı olarak şunu söylemeliyim ki bugüne dek çok büyük acılar tatmadım çok şükür. Başım yarılmadı, kolum bacağım kırılmadı, en önemlisi de annem, babam yanımdalar çok şükür. Elbette kaybettiklerimiz oldu, çok büyük üzüntüler duydum. Çok az tanıdığım dayım, çok fazla göremediğim ananem, Alpaslan Dikmen abimiz, ve daha nice kaybettiğimiz insan...

Bir memur çocuğu olarak, hayatımız ülkeyi dolaşarak geçti. Haliyle uzaktan sevdik Galatasaray'ı, uzaktan yaşadık tribündekilerin duyduğu hisleri. Birgün bende orada olucam, kapalıda haykırıcam dedim sevgimi. Ta ki 15 yaşımda, temelli dönene kadar bu topraklara, uzaktan sevmenin cefasını çektim, diyor ya beste...

Ve evim... Ali Sami Yenim... Hiçbir acı senin kadar büyük olmadı, hiçbir yaşanmışlık için bu kadar derinden hissetmedim üzüntüyü... Canından çok sevdiği birini kaybeder ya insan, öyle birşey işte... Bir daha göremeyeceğini bilmek yok mu? İnsanın canını en çok acıtan da bu ya işte... Her şeyin değerini kaybettiği şu fani dünyada, bizi taş yığınlarına, daha doğrusu duygusuz taş yığınlarına mahkum edenler utansın...

tekrardan selamlar,
arnawut.

17 Eylül 2012 Pazartesi

8tracks

Güzel site, güzel şarkılar, güzel albümler... Bende kısa süre önce başladım bişeyler paylaşmaya. beklerim efenim. BURADAN...
http://8tracks.com/erdinc-ceylan

6 Ağustos 2012 Pazartesi

Futbol Aşkı | Baba Oğul



"Çocuklar babalarının söylediklerini değil yaptıklarını yaparlar." diyor videonun sonunda ve ufak bir damla gözyaşı süzülüyor yanaklarımdan... Benim güzel kardeşim ne güzel ifade etmiş, takım sevgisini. Babasının yolundan gitmiş, aynı bizim yaptığımız gibi.

Özer Abi, Deplase Keyif'lerden yeni fragmanlar çıkarmış ve Futbol Aşkı adında bir programa giriş yapmış anladığım kadarıyla. Yine güzel bir çalışma bekliyor bizi. Hadi hayırlı olsun...

Yeni Kaptan, Hakan Balta

Sakin bir karakteri olduğunun farkında herkes. Hatta o kadar sakin ki, kimi zaman ruhsuzlukla, isteksizlikle suçlandığı olmuştur. Hele ki takımın kötü gittiği dönemlerde az papara yememiştir taraftardan. Günah keçisi hep Hakan Balta'dır.

Kadıköy'ün de kralıdır son yıllarda. En çok sevindiğimiz gol varya hani yeri geldiğinde, onu atmıştır iki defa. Hele 2.si var ki... Ellibeş bin kişinin dumur olmasına sebebiyet vermiş, 25 milyonu sevindirmiştir. Tribünde, taraftarının olmayışından ötürü, kamerya koşmuştur, yabancı madde yeme pahasına. Paylaşmıştır içinden taşan mutluluğu, ekran başındakilerle...

Kaptanlık sonuna kadar yakışır Hakan Balta'ya... Hiç boşuna laf salatası yapmaya gerek yok, bu adam hakediyor... Hayırlı olsun...

Bu arada Baros'un topu girseydi...

16 Mayıs 2012 Çarşamba

GSstore Limango'da!

17 Mayıs 2012 itibari ile Limango alışveriş sitesi, GSstore kampanyası başlatıyor. üyelik için tıklayın.
giremeyenler için link. http://www.limango.com.tr/invite/eceylan_106

12 Mayıs 2012 Cumartesi

Ölümüne GALATASARAY..!

Bağıra bağıra yazı yazmak diye bir deyim var mı bilmiyorum ama şuan bağıra bağıra yazmak istiyorum. ÖLÜMÜNE GALATASARAY diye... Metin gibi, parçalı gibi, şanlı arma gibi, en önemlisi de ADAM gibi oynayın. Canımızı verelim...

6 Mayıs 2012 Pazar

Sahaya İneriz...

...ananızı ...! Köln taraftarı bu tezahüratı realiteye dökmüş. Fotoğraf Bayern'e 1-4 kaybedip küme düştükleri maçtan. Stad yanıyor, taraftar sahaya iniyor... ultrAs kültürüne uygun, günümüz endüstriyel futbol kültürüne uygun olmayan hareketler. Tebrik ettik...

24 Nisan 2012 Salı

Ulubatlı Souness'dan...

Nisan'ın 24'ü... 96 yılının Türk futbolu adına en büyük olaylarından biri yaşanıyor o gece. Galatasaray, fb ile kupa finali 2. maçında Kadıköyde karşılaşıyor ve 120 dakika sonunda kupayı alan taraf oluyor... O ana kadar herşey 90 yıllık rekabetin olağanı içinde gelişirken, yine bir taraf seviniyor! ta ki çılgın İskoç'un elindeki "Şanlı Galatasaray bayrağını", khalkedon'un ortasına dikişine kadar..!

Radikal Futbol dergisi(diyelim)'nin yaptığı ropörtajı, paylaşan Galatasaray Dergisi'nden aynen yazıyorum. Evet yazıyorum zira, biraz eski bir kaynak olması itibariyle net üzerinde hiçbir yerde bulamadım:) Benden size kıyak...


Türkiye'de belki en çok Saraçoğlu'na diktiğiniz Galatasaray bayrağıyla hatırlanıyorusunuz. fenerbahçeli taraftarları çok kızdırmış, büyük tartışma yaratmıştınız. Niye yaptınız bu hareketi?
Belki de intikamdı. Galatasaray'â gelmeden önce, Liverpool'dayken 1992 yılında, açık kalp ameliyatı geçirmiştim. Daha sonra yeniden sağlığıma kavuştum ve Türkiye'ye geldim. İstanbul'daki ilk günlerimde, gazetede şöyle bir haber okumuştum: Fenerbahçe yönetiminden biri "Galatasaray bu sakat adamı niye aldı?" demiş. Çok sinirlenmiştim. Dokuz ay sonra, fenerbahçe'yle kupa finalini oynadık ve kupayı kazandık. Maçtan sonra kalenin arkasına gitmiştim. Taraftarlarla birlikte başarımızı kutluyorduk. Sonra bir Galatasaray bayrağı elden ele dolaşmaya başladı. Ben bayrağı başka birine vermeye çalışıyordum, tam verecekken, bir baktım vereceim adam, orta sahaya gitmiş. Ben de orta sahaya gideyim diye düşündüm. Bayrak elimde orta sahaya koşmaya başladım. Tam o anda tribünlerde, bana "sakat" diyen o fenerbahçe yöneticisini gördüm. Göz göze geldik. "Ben sana gösteririm, sakat kimmiş" diye düşündüm ve bayrağı pat diye orta yuvarlağa diktim!

fenerbahçeli taraftarların gazabından korkmadınız mı?
Hayır korkmadım. Ben hayatta hiçbir şeyden korkmam.

Peki bu kadar tartışmaya neden olan bir hareketi yaptığınız için sonradan pişmanlık duymadınız mı?
Niye pişmanlık duyayım, ben Galatasaray'ın adamıyım. Tabii yapacağım böyle birşey! Bana gelen tepkileri, özellikle fenerbahçelilerin tepkilerini söyledikleri zaman ben de "O adamın benim hakkımda söyledikleri de pek hoş değildi" diye yanıt veriyordum.

Kim bu fenerbahçeli yönetici?
Adını hatırlamıyorum ama tipini tarif edebilirim. Yuvarlak yüzlüydü, saçları dökülmüştü ve gözlük takıyordu!!!
Sende bu Cehennem gibi stad olmasa,
Metin'in ağları delen golü olmasa,
Kadıköye bayrak diken Souness olmasa,
Souness olmasa...
Ah bu hayat çekilmez! ah bu hayat çekilmez!
Sen olmasan Cimbom, ah bu çile çekilmez!

14 Nisan 2012 Cumartesi

Deplasman Aşkı...

Aşk, karşındakine; karşılık beklemeksizin verdiğin değer, sevgidir bana göre. Bir nevi hizmettir, uğruna başkoyduğun yolda... Bizde, Galatasaray'ı karşılıksız sevdik, gönül verdik, abilerimizle kardeşlerimizle ölümüne peşindeydik, peşindeyiz...

Peki bir Galatasaraylı için "Deplasman Aşkı" nedir birader? Bunun cevabını herkes veremez..!
Bunun cevabını Sami Yen'in kokusunu solumuş, koridorlarında savrulmuş, merdivenlerinden yuvarlanmış, yağmurunda ıslanmış, GALATASARAY yazısının altında boğaz patlatmış, sevmiş,.. Ama çok sevmiş... Sevdiği kıza, Galatasaray benim için önceliklidir, ona göre diyebilmiş insanlar bu sorunun cevabını verebilir...

Ne alaka! Deplasman Aşkı nedir ulan diyenler olacak...

Kardeşlik, Sami Yenmiş arkadaş..! Samimiyet, Sami Yenmiş birader..! Paylaşmak, Sami Yenmiş ulan, Sami Yenmiş!!!

Peki bu duyguları nerede yaşıyorsun..?

İşte! Sorunun cevabı burada ULAN..!

Bizi deplasmandan mahrum edenlere, bu mahrumiyete anında teslim olanlara YAZIKLAR OLSUN..!

11 Nisan 2012 Çarşamba

Deplasmana Yasaklı..!

Yine sorularla dolu cümleler, yine havada kalan tepkiler... Deplasman hakkımızı elimizden alan, vermeyen ruhsuzlar; yasaklara karşı dik duramayan bir taraftar grubu... Durum böyle olunca, her cümle üç noktayla bitiyor.

Herhangi bir karar alınmadan, sitesinde "Florya'ya gidiyoruz, takımımızı İnönü'ye yolcu ediyoruz' açıklamaları yapan bir ultrAslan var ki ortada, Allah'ım bu günleri gösterme al canımı diyesim var! Alpaslan Dikmen Abi'mizin büyük çabalar sarfederek kurduğu ve tamamıyla UTRAS Felsefesini benimseyen ultrAslan'ın düştüğü bu içler acısı durum canının acıtıyor insanın. Bahane olarak diyeceklerini de az çok tahmin ediyoruz. "Kararın değişmeyeceğini biliyorduk". Bravo. Hemen kabul edelim ama değil mi?

ULTRAS Mentalitası ne zamandan beri yasakları daha kesinleşmeden kabul eder oldu? Yoksa biz mi bu felsefenin gereklerini unuttuk?  Başımızda olamayan abilerimizi bu kadar çok arayacağımızı hiç tahmin edememiştim. Gün itibari ile Galatasaray tribünleri yenilgiyi çabucak kabul eden taraftar grubu halini almıştır. Yapamıyorsanız bırakın, istekli gençlerin yolunu açın... Çok yazık!

9 Nisan 2012 Pazartesi

Fair Play Ruhumuzda Yok :)

Hafta sonu oynanan Dardanel-Erzurum BŞB maçında birbirinden komik olaylar silsilesi yaşandı. İşte hikayesi ve videosu.
Rakip kaleye, centilmenlik yapmak için atılan top gol oluyor ve "karadeniz hikayesi" başlıyor.

Yok Böyle Bir Fair-Play Örneği.
Spor Toto 3. Lig 3. Grup'ta Dardanelspor'un, kendi evinde Erzurum Büyükşehir Belediyespor'u 4-3 yendiği maçta, futbol sahalarında çok az görülecek bir olaya sahne oldu.
37. dakikada, Dardanel 1-0 öndeyken, Çanakkale temsilcisinden Taner ikili mücadelede yerde kalınca Erzurum BŞB'li futbolcular topu centilmenlik yaparak taca yolladı. Taner'in tedavi için saha dışına çıkarılmasının ardından taç atışını kullanan Erhan, takım arkadaşı İlhan Faruk'u gördü. İlhan Faruk'un centilmenlik gereği orta sahadan Erzurum BŞB yarı sahasına göndermek için vurduğu top rakip kaleye yöneldi. Erzurum BŞB file bekçisi Metin, meşin yuvarlağı çizgi üstünde güçlükle kontrol etmesine rağmen, Hakem Hüseyin Altıntaş topun çizgiyi geçtiği gerekçesiyle golü verince skor 2-0 oldu. Her iki takımın oyuncuları da karara itiraz etti. Bunun üzerine, Dardanelspor Futbol Direktörü Tamer Tuna, gol yemeleri için takımına talimat verdi.
41. dakikada yeniden başlayan oyunda Dardanelsporlu futbolcular yerlerinden kıpırdamadı ve Erzurum BŞB'nin gole gitmesine göz yumdu. Buna rağmen Erzurum BŞB'liler ilk atakta topu auta attı. Dardanel kalecisi Volkan Tercan, kale atışında topu Erzurumlu BŞB'li Volkan Serim'in önüne bıraktı. Volkan Serim topu filelere gönderdi, ancak Hakem Altıntaş, Erzurumlu futbolcu kale atışı sırasında rakip ceza sahasında olduğu golü saymadı. Kaleci Volkan Tercan topu bu kez ceza sahası dışında bekleyen takım arkadaşı Fatih'e verdi. Fatih de meşin yuvarlağı kendi ağlarına yollayarak skoru 2-1 yaparak Fair-Play operasyonunu tamamladı. Kalan dakikalarda atılan karşılıklı gollerle mücadele 4-3 Dardanelspor galibiyetiyle sonuçlandı.

We Are The Champions - Galatasaray


Galatasaray albümünden bir şarkı. Sevdiğimiz insanlarda twitter aracılığıyla paylaşınca, bizde bloga koyalım dedik. Takip eden birileri vardır ama değil mi..?

29 Mart 2012 Perşembe

David Lynch Realitesi

Bu adamı ve filmlerini bilenleriniz vardır. Kimilerine göre çok karizmatik, kimilerine göre bir o kadar itici ama her sinemasevere göre birazdan, biraz fazla çılgın David; müziğe de el atmış. Bir o kadar da iyi işler çıkartmış diyebilirim. Klipler de aynı derecede kendini yansıtıyor hani...

Buraya tıklayarak güzeller güzeliyle çektiği klibi de izleyebilirsiniz.

27 Mart 2012 Salı

Fatih Terim Ayarı

Harbiden suratına bakılacak adamlar değilsiniz. Fatih Terim gibi adamın dudakları kuruya kuruya gecenin bi saatinde, sizin gibi kıt adamlara laf anlatmaya çalışması ne kadar üzücüdür. Sizin gibi "reytingciler", adamı çıldırtır.
Lütfen Galatasaray'ın adını ağzınıza almayın. Hiçbir yerde de Galatasaraylıyım demeyin mümkünse!